Geçmişte stadyum ile ilgili olarak bir çok yazılar yazdık. Stadın yerinde yapılmasını istediğimiz için çok ağır hakaretler işittik. Sonunda aklın hakim olduğunu görerek sevinmiştik. Ancak gördük ki bazı çıkar odakları boş durmuyor. Bir yılı aşkın bir süredir projelendirilen, tartışılan, tüm hazırlıkları tamamlanan stadın yerinde tekrar yapılması konusu bir anda tersine dönüverdi. Ani bir dönüşle bizi yönetenler deyiverdiler ki:
- Aklın yolu birdir. Bu stat veledroma yapılacaktır.
Ne aklı yahu? Şehrin ortak aklı, bu stadın, bugün bulunduğu yere yapılmasına karar vermedi mi? Sakın, paranın yolu bir olmasın? Vakit nakittir. Nakit de akıldır. Öyleyse akıl da paradır. Paranın da yolu birdir. Ay pardon… Ağzımdan kaçtı…. Aklın yolu birdir şeytçektim. Para diye şeyediverdim. Şeyimden şeyediverdim birden.
Seçim kampanyası boyunca stadın yerine yapılacağını meydanlarda haykıracaksınız. Göreve seçildikten sonra, bir an bile stadın başka bir yere yapılması olasılığından söz etmeyeceksiniz. Başbakan seçim kampanyası sırasında stadın şehir dışına yapılacağını söylediğinde, buna karşı çıkıp Başbakan'ın yanlış bilgilendirildiğini, stadın yerine yapılacağını söyleyeceksiniz. Sivil toplum kuruluşları ile, Bursalılarla her platformda görüşeceksiniz. Stadın yerinde yapılmasının herkesçe en uygunu olduğunu belirleyeceksiniz. Aylarca zemin etütleri yaptıracaksınız. Projeler çizdirip, halkın beğenisine sunacaksınız. Hangi projenin hayata gaçirileceği konusunda anketler düzenleyeceksiniz. Hangi projeyi uygulayacağınızı açıklayacaksınız. Mayıs ayında inşaata başlayacağınızı ilan edeceksiniz.
Ve bir anda çark edeceksiniz.
Bundan tam iki yıl önce, 27 Mart 2008 tarihinde yazdığım yazıya şöyle başlamışım:
Evet, akıl denen şey işe yaramalı.Yıllardır akıllarını çeşitli kurnazlıklara çalıştıranlar hala durmuş değiller. Şu Atatürk Stadının yerine bir iş merkezi kondurabilmek için varlarını yoklarını ortaya koyuyorlar.Becerebilecekler mi? Bilmiyorum. Ama korkuyorum.
Şimdi sorarım size: İşlerin böyle yürüdüğü, yürütüldüğü bir ülkede korkmakta haksız mıyım?
Onca hazırlık, onca vaat, oluşturulan kamuoyu, onca vaat, verilen sözler nereye gitti? Bütün bunlara güvenemeyeceksek, neye güveneceğiz? Bu mudur demokrasi? Bu mudur demokrasi kültürü? Demokrasi yalnızca oy alıp insanları kandırmaya mı yarar?
Bahaneye de bakar mısınız? Stat kırk üç bin kişilik olacakmış. Bulunduğu yerde otuz beş binin üzerine çıkmak mümkün değilmiş. Bırakın otuz beş bin kişilik kalsın. Neymiş stadın yanından dere akıyormuş. Nehir yanında yetmiş binlik stat görmesek inanacağız da. Gördük. Yemeyiz. Kurbağalıderenin üzerinde elli beş bin kişilik stat görmesek inanacağız. Gördük. Yemeyiz. Elalem Dolmabahçe'ye, yani denizin doldurulduğu yere otuz binlik stadı kondurmuş. Fırsatını bulsa altmış binlik stadı konduracak. Bırakın bunlaru yahu. Yemeyiz. Bugünkü 19 Mayıs Stadının altından nehir ekıyor nehir. Haberiniz var mı? Altı bin kişilik bir spor salonu varken, on bin kişilik spor salonu daha yapıldı oraya. Haftaya Gençlerbirliği deplasmanına gelince görürüsünüz.Ayrıca, 19 Mayıs Stadı da yıkılıp yeniden oraya yapılacak. Siz bizleri aptal mı bellediniz? Anlatacaksınız, biz de kanacağız öyle mi? Ye-mez-ler.
Bugünkü stadın yerine yarın ne yapılacak? Bırakın insanları kandırmaya çalışmayı da onları açıklayın. Herkes de bilsin. Gün olur hepsi açığa çıkar.
Yoksa biz yemeyiz.
Tonguç AKKUŞ
Ankara, 2 Nisan 2010
07.04.2010 14:58:41, Tonguç Akkuş
Bu yazı 5179
kez okunmuştur.
Sitedeki yazılardan yazarların kendisi sorumludur; site yönetimi
yazılardan sorumlu tutulamaz.
Bursaspor için internet üzerinde hazırlanmış ilk
internet sitesi "Bursaspor. net" Grup ÇEYNÇ Tarafından
Hazırlanmaktadır...
Sitenin alt yapısı ve yazılımı Profornet tarafından
sağlanmaktadır.
